Dr. M. Şerafeddin KALAY
Kendi kabîlesi arasında boynu bükük yaşayan, bu aziz sahâbînin İslâmla şeref bulduktan sonraki hayat seyrinin, hayata göz yumduğu sıradaki halinin, Allah Rasûlü’nün onu toprağa verirken yaptığı duânın bizlere çok şeyler anlattığını zannediyorum.
S
O kadar şey anlatıyor ki, Cennetle müjdelenen sahâbîlerden, sahâ-bîlerin cesâret, ilim ve irfan pınarlarından olan Abdullah İbn Mesud’u (r.a.) gıbta ettirecek kadar.
Ancak onun hayatında dikkat edilmesi gereken bir başka incelik var. Gönlünün ilk andan itibaren hak ve hakikate açık oluşu. İnandığı şeyleri dile getirmekten çekinmeyişi. Bunu yaparken çiğ bir üslubla değil, hakkı teslim eden bir üslubla dile getirişi.
Devamı için TIKLAYINIZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder