14 Temmuz 2010 Çarşamba

Ali el- Esedî

Ali el- Esedî

Ali el-Esedî, yol kesen, kan döken, mal gasbeden, yol emniyeti ihlal eden, dağların, sahrâların, ıssız vâdîlerin ele-avuca sığmaz, güç yetmez şâkîsi / haydududur.

Verdiği huzursuzluğun, gelip-geçeni soyarak ele geçirdiği malın haddi-hesabı yoktu.

Devlet gücü peşine düşmüş, zulmünden çâresiz kalan halk birleşerek üzerine gitmiş ama her seferinde Ali el-Esedî onlardan kurtulmasını ve dağlarda, sahrâlardı kaybolmasını bilmiş, işlediği cürümlere yenilerini eklemiştir.

Bu kadar vebal, zulm dolu bir hayat Ali’ye tevbe kapısını, gönül yumşaklığını, Rabb’ına dönerek pişmanlığını dile getirmeyi unutturmuş, af ve mağfireti düşünemez hale gelmişti.

Bu kadar mazlumun âhı, Mevlâ-yı Bârî’ye isyân nasıl temizlenebilirdi ki?

Devamı için TIKLAYINIZ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder